21 Temmuz 2009 Salı

18-19.07.09 Rosignano Solvay'da camping

Bundan sonra yeni gittigim plajda yere oranin ismini yazacagim. Bu sefer tam ayrildigimiz gun yaptim. Esim "hadi hadi " diyordu cok hizli oldu. Okunmayabilir.. Ama fikrimi sevdim.Tarih bile koyabilirim. Kum islak ve duz olmali idi. Ondan bu guzel okunmuyor.

Neyse gecen haftasonu ani karar ile karsi komsularimizla iki gunlugune kampa gittik. Ancak cadir kurarsak ve plajin dibinde olursak esim yelkenli kucuk teknesi yani laser'i ile denize acilabiliyor.Bu tekne evde garajin tavaninda asili. Arabanin ustune yukleyip yola cikiyoruz. Kucuk bir carrello yani ceker ile tekneyi her yere tasiyabiliyoruz ama tabii otelde kalirsak olmaz. Kampa gidince cadirin hemen yanina cekebiliyoruz. Sabahta uyanip direk plaja sokuyoruz.
Aslinda uc dort gunlugune daha asagi Italya sahillerine Toscana Talamone tarafina gidiyoruz ama bu sefer vakit yoktu. 4.5 saat yerine 2.5 saat yol yapip Marina di Massa'ya inelim dedik.Vardigimizda hava kapali idi. Kamp yeri ve sahil arasindan yol geciyordu. Esim plaja bakmaya gitti ve hemen geri dondu. Girisin dar oldugu ve duvar gectigini ve isin kotusu acik denizde taslarda bariyer oldugunu soyledi. Bu onun tekne ile cikamamasi demekti. Ben hemen atladim. " o zaman biraz daha yol yapalim 60 km kadar ve ne zamandir gormek istedim Rosignano Solvay'a gidelim" dedim.. Hemen iki saniyede telefondan internet'e girip, kamp yerlerinin ismine bakip, bir iki telefon ettik. "Yer var mi? Plajin onu acik mi? " diye sorduk. Yerim ben telefonumu ya cok seviyorum.. Ne buyuk kolaylik... Hemen atladik arabaya 45 dakikada Vada Rosignano Solvay'a varmistik.

Burada dunyaca meshur karbonat sodasi yapiliyor. Baking soda ve ismide Solvay.. Neyse karbonati kadar plajlari da meshur cunku kumu bembeyaz. Ruzgarsiz bir gunde acquamarin rengindeki denizi ile Maldivlerin havasi var. Bizim Ilica plajini da andiriyor ama daha yesil-mavi suyun rengi. Neyse ilk gordugumuz camping'e girdik. Plajin dibinde yer verdiler. Cok bakimli bir camping'di.. Ama nasil firtina vardi.. Cadirlari zor kurduk. Camping Bar'da bir guzel sandvicleri ve biralari goturup keyif yaptik. Saat iki gibi kendimizi plaja atmistik ama 1 saat yatabildik. Plajda in cin top oynuyordu. Cok nadir olan bir firtina varmis iki gundur. Dalgalar adam boyu,deniz gri,her tarafta yosunlar var.Kumlar havaya kalkiyor diken gibi batiyordu. Yerimizden kalkip uzgun cadirlara donduk. Biraz dinlendik sonra gidip Rosignano Solvay kasabasini dolasalim dedik.

Kasaba cok bakimli. Hos parklar,yuruyus yollari var. Marinasina biz ruzgardan gitmedik. Her yer dolu idi. Pazari da vardi aksam icin hazirlaniyorlardi.Gokyuzu resimde goruldugu gibi masmavi ve bulutsuz idi.Ama ne ruzgar,ne ruzgar.Ustumuzde sweatshirtler ile dolastik cunku golgede gunes isitmiyordu. Serin olmasina ragmen bir dondurma keyfi yaptik. Italyanlarin dondurmasi meshurdur..Biraz moralimiz bozuldu tabii. O kadar yol gel, denize gireme !!

Neyse camping'e geri donduk. Biraz uyuduk zaten yapacak baska sey yoktu.Aksam dokuz gibi bu sefer yuruyerek Rosignano merkeze yemek yemege gittik.Zaten bisiklet yolu var ve herkes bisikletle. Bizde yediklerimizi hazmederiz dedik. Hata yapmisiz yer ayirtmamisiz. Kriz nerde!!! Millet disarida yemekte.Restoranlar,pizzacilar dopdolu.Allahtan hava hala serin diye bahcede degil de iceride yemegi kabul edince bir restoranda yer bulduk. Aksam on gibi yemek yemege basladik diyebilirim. Ama tum yavasliklarina ragmen yemekleri cok iyiydi.

Soyle onden tuscany usulu bir peppata di cozze soyledik. Midyeleri pisiriyorlar direk tencereye koyup,midyeler acilinca ustune su birakan domates dilimlerini koyup biraz bekletiyorlar. Sonra bol ama cok bol karabiber ekip ustune servis yapiyorlar. Tabii bekleyen pismis midyelerin saldiklari su, domates suyu ve karabiber ile karisinca enfes bir tat meydana cikiyor. Yani soyle yumusacik midyeyi agizinda yuvarliyor ve sonra huppp diye o karabiberli domatesli sudan icine cekiyorsun. Sarmisak yok agir degil. Bir yudumda beyaz sarabindan aliyorsun.. Oh esimin ve benim keyfime diyecek yoktu.. Yani biz cok seviyoruz bu tip pisirilmis midyeyi.Tuscany yoresinin bizim koy ekmegi gibi bir ekmegi var ve tuzsuz.Onu da o suya baniyorsun..Arkadan yine degisik midyeli taze domatesli spaghetti yedik. Komsular degil ama biz ustune ikinci yemegi de aldik. Ben levrek esim degistirip filetto yani kalin kanli et aldi. Igrenc.. Ama tuscany meshurdur oyle et italyan yemeklerini bilen, bunu da bilir.

Isin komigi sofrada ne varsa silip supuyoruz. Zaten kizim domatesli makarna yemisti ona gelen
parmesan kucuk tabak icinde kucuk kasik ile geldi ortaya. O hizini alamadi ve evde arada yaptigi gibi direk o kasikli icinden yemek istedi. Tabii biz dort kisi bir agIzdan "nooooooo" diye bagirinca yazik korktu agladi. Kizim restoranda olmaz bu dedik.. Ama biz bu sekilde bagirirken garsona da yakalandik. O olay oyle bitti.. Bu sefer esim etin sadece kucuk bir parcasini birakti. Biraz patates garson alip goturecek ben ve kiz arkadasim hemen "ay durun biz yeriz" dedik. O anda tabaga arkadasim atladi ve kucuk parca eti aldi ve o anda ne oldu ise oldu ve et firladi ve ucarak goguslerinin arasina dustu. Yani ne diyeyim garsona rezil olduk derken gulmekten yerlere yattik tabii. Biz guluyoruz garson guluyor. Hos bir andi. Ben birde hemen bize annelerimiz tabagimizda yemek birakmamayiogretti dedim.

Karnimiz doymus keyifli geldik yattik ugulduyan ruzgari dinledim ve icimden gecirdim nasilsa uyku rahat uyumam yerde sabah erken gozum acilinca hemen plja gidip bakayim ve dumduz deniz goreyim. Sabah bes gibi ruyamin ortasinda uyandim kahkalar icinde hemen esime anlattim unutmayayim diye. Dar koy yollarinda panda marka araba ile ninem ile ralli yapar gibi araba ile gidiyorduk. Oyle gulmek gelmiski ama ruyadan kahkalar atiyorum. Sonra cevre cadirlarda uyuyanlari uyandirmamak icin sustum yeniden uykuya daldim. Gozum sabah 7.30 gibi acildi ve hemen cadirdan ciktim,cit cikmiyordu ve ruzgar kesilmisti. Hemen plaja yurudum ve dumduz bir deniz vardi ve bir esinti bile yoktu. Artik uyuyamadim hemen esimle semsiyeleri en onde diktik.Sandalyelerimizi ,havlulari koyduk. Sonra yaninda cappuccino ile sicak firindan cikmis bara gelen brioches'lari yani italyan tatli croissant'lardan yedik.Ve kendimizi plaja attik.

Sabah plaj cok guzeldi..Kalabalik degildi. Guneslendik,denize girdik. Esim komsumuzla 1 saat cikti denize laserle. Komsu inince ben ve kizim atladik azicik bizde dolastik. O kadar yolu teptik deniz,yelken,gunes keyfi yapamasak cok uzulecektik. Aksam altiya kadar plajda kaldik.Aksamustu acayip kalabalik oldu inanamadik. Resimdeki bos plaj tiklim doldu gencler ile. Oglen yine bira,sandvic keyfi yaptik camping bar'da.. Aksam altidan sonra cadirlari topladik saat sekizde Rosignano'ya veda edip yola ciktik...Biraz kalabalikti yollar. Milano'ya geceyarisi vardik.Pestil halde yerlestik.Ama mutlu oldugumuz icin agir gelmedi. Ben manyak olarak birde camasir bile koydum gece gece makinaya..:))

Kızım da brushes'ı sevdi.

Yani ben malina cok duskun biri olarak iphone'cugumu cocuklarin eline asla vermiyorum. Bu yaz plajda bile kum,yag filan olur ben zaten sakarim,yanima bile almayacagim. Artik ipod dinlemeyiveririm. Zaten cocuklar ile ugrasip arkadas ve annem teyzem kuzenlerimle konusmaktan zaman kalmaz her zamanki gibi.Brushes ile resim yapamam plajda ama fotograf cekerim artik makinamla.

Neyse konu dagildi yine. Gecen gun benim cizdigimi goren kizim cok yalvardi. Verdim telefonu eline. Yani alttan ben tuttum tabii. Var mi bende göz:)) O da sevdi brushes'i iki saniye de ciziverdi yine. Ilk resim evimiz kendisi ve bacadan cikan dumanlar. Ikinci resim gokyuzu ve alltaki kahverengi seyde bizim olen irish setter kopegimiz Lena. Ondan o renk..

20 Temmuz 2009 Pazartesi

14 Temmuz, San Siro Stadyumu Madonna Konseri.

Bu konseri cok bekledim. Subat basi biletleri aldik ve biletler satisa ciktigi gun bittiler. Cok pahali idi ve ucuncu galeri daha yuksekten yer almistik. Konser sonrasi herkes hemen yazarim sandi ama elim gitmedi bilgisayara. Biraz psikolojik sanirim. Konser aslinda guzeldi ama ben cok daha fazlasini bekliyordum. Hayalkirikligina ugradim. Ayrica ses sistemi belki cok iyiydi ama tam ortaya tepeden asili 4 ayri hoparler koymuslar. Herhalde hepsinden cikan ses eko yapiyordu ve bize daha yuksek yere ciktiginda dagiliyordu. Aslinda sahneyi bayagi iyi gorduk ucuncu galeri olmasina ragmen. Buyuk ekranlarda yardimci oldu ama bu eko yuzunden cogu sarkiyi hemen anlayamadik.
Bir onceki hafta ayni stadda U2 konserine gidenler ses duzeninin cok daha iyi oldugunu soylediler. Adamlar zaten sahneyi ortaya kurmuslar. Muhtesemmis . You tube'den baktim biraz videolara dogru gercekten. Madonna'da iyi tane tane anlamak icin en onde olmak lazimdi.

Ayrica Madonna'nin sesi kisik ve bogazi agriyormus o gece. Sonra gazetelerde okudum. O gece de soylemis bu durumunu seyirciye tesekkur etmis verdikleri enerji icin ama biz tepelerden duymadik. Tabii son albumunden cok sarki soyledi. Ben hepsini bilmiyordum ve eski sarkilardan daha cok soylesin istedim. Herhalde bu da beni biraz hayalkirikligina ugratti.

Tabii sahne duzeni,isiklandirma,genel olarak koreografi, sov ve danslar,balerinler muhtesemdiler. Cektigim videolarda bunlari hicbiri gorunmuyor:(( Sadece kalabaliktan gelen heyecan ve Madonna sesi biraz duyuluyor. Sahnenin iki yaninda buluna iki M harfi hep renk degistirdi ve isik oyunlari superdi. Sahneden ortaya gelen yol ile birlesen bir yuvarlak kucuk sahne daha vardi.Orada cok dans edip sarki soylediler.

Eskilerden La Isla Bonita,Get in to the groove,Holiday,Vogue,Like a Prayer soyledi. Programda Hung up ve mitik sarki Like a Virgin da varmis ama soylemeden bitirdi herhalde bogazi cok kotu idi. Get in to the groove soylerken cok hos kucuk kiz gibi kirmizi mini etekli,uzun siyah corapli ve lastik ayakkabili idi. Deli gibi dans etti ve ip atladi. Koreografiler muthisti zaten. Konser baslarken sahneye girisi superdi. Eski model bir rolls royce ustunde kendisi ve balerinleri taa ortadaki sahneye kadar geldiler. Videolari cekerken tabii dans etmeden duramamisim. Yine bayagi hareket var tabii. Once azicik bir Get in to the groove havasi vereyim. Madonna'yi kirmizi minili gormek veya rolls royce da gormek isteyenler ve like a prayer'e soylerken gormek icin bu verdigim yukaridaki pembe alt yazili linkte youtube'a girip bakabilirler.


Tabii Micheal Jackson anisina" Wanna be starting Something" sarkisini soyledi. Arka ekranda kocaman Micheal'in cocukluk resmi belirdi ve onun yarattigi moon walking dansini yapan bir balerin sarkiya eslik etti. Link verdim yine mecburen..

Tabii Miles Away,She's not Me,4 Minutes gibi yeni albumden olan sarkilar ve danslar ve koreografi yabana atilacak gibi degildi.Kiyafet degistirirken de koydugu dunya da savas,aclik yardim bekleyen insanlar ve cocuklari gosteren videolarda cok basarili idi. Aferin bosa bir vakit harcamamislar.

Bitiris sarkisi olarak "Give it to me" soyledi. Onu da biraz videoya cektim ve koymayi basardim kisa diye sanirim. Cunku beyaz isimlar ile cok hostu. Herkes delirdi dans etti soylerken sonra da "the game is over" dedi ve gitti. Bir daha cikmadi. Ona da bozuldum. Kac tane konsere gittim. Herkes ama herkes geri dondu ve birkac sarki soyledi. Annie Lenox'dan sonra ilk defa bir sarkici geri donmedi hayranlarina bir sarki daha hediye etmek icin..

Konserde ortaokuldan kalma yesil benetton elbisem vardir hala durur ve severek kullanirim. Madonna zamanlarinin elbisesi o. Cok giydim o donemler. Bilhassa ona ve o donemlere itaf olsun diye giydim..

Bu konserde gecti gitti bekledigim gibi tepinmedim,delirmedim ama guzeldi tabii. Artik Subat 2010 Vasco Rossi konserine bekleyecegiz. Biletler alindi bile.. Italya'nin buyuk rock'cisi..

3 Temmuz aksami degisik bir aperatif

Bayagi bir ihmal ettim blogumu. Blogculara tavsiyeler diye bir yazi gondermisti bir arkadasim birkac ay evvel. Iste efendim daha cok okunsun veya takipciler birakmasin hep okusun diye yapilacak seyleri ve tiolari yazmislar. Bunlardan biri de bol bol degisik yazilar yazmak,resimler koymal. Baktim ben iyice ihmal etmisim blogumu,uzun zamandir hic yazi yazmamisim. Hos ben herkes okusun diye acik biraktim girisi ama "oyle takip edilen blogcu olma derdinde2 degilim. Biri kesfeder okursa hos tabii ama bu blog kendim,arkadaslarim ve ailem icin bir gunluk niteliginde. Nitekim simdiye kadar hicbir yabanci yorum yazmadi yazilarima. O yuzden acaba arkadas ve aile disinda okuyan var mi diye merak ediyorum..??:))

Neyse iste canim isterse yaziyorum.. O kadar.. Bu aralar aslinda pek bir yogunum ama hem ustumde bir tembellik var hem bir yorgunluk . Acayip hallerdeyim.. Pek oyle iste de sakin olamadim kafami toplayip yazmak icin. Genelde evde degil ofiste yaziyorum ya..

Temmuz'un ilk haftasonu Turkiye'deki yeni acentamizin muduresi geldi. Zaten genc. Onunla Cuma aksami tum ofis olarak hos bir yerde uzun bir aperatif aldik.Kucuk bir ortacag satosunu andiran zamaninda korunma amaci ile yapilmis bir binada. Rocca Brivio adinda, bizim ofise, hepimizin evlerine cok yakin. Yazlari klasik muzik veya caz konserleri oluyor halka acik. Resim sergisi ve buna benzer sergilerde duzenleniyor. Acikcasi dibimde olan bu guzel yere bende cok az gidiyorum. Bir onceki Cumartesi Melegnano bisiklet klubu ile Melegnano'dan bu kucuk satoya gece bisiklet ile gidip uyku tulumlari ile icinde uyuyacaktik. Kucuk kizimla ben katilacaktim ama cok yagmur yaginca Eylul'e sarkittilar.
Kismet bu misafirimiz ile aksam icki aperatif almakmis Rocca'da. Esim Turkiye'de oldugu icin kizimi da aldim. Gece onbire kadar orada kaldik. Kirmizi sarap esliginde kucuk pizzalar,soguk etler,soguk makarna,pilav daha bilumum istah acici yani starter'lar ile italyan usulu aperatif aldik. Tabii aksam yemegi oldu bu bizim icin. Saat dokuz gibi caz konseri de basladi. Sivrisinekler olmasa cok hos bir aksamdi.

Zaten tarla ve ekili yerlerin dibinde olan bu satoda isiklarda yaninca sivrisinekler herkese saldirdilar. Maalesef cok daha iyi onlem almalari lazim. Bunu yonetime soylemem lazim. Ama tabii kirda tarlalarin arasinda oldugu icin ne yapsan fayda yok. Tabii ilaclama da yasak ekili yerler yuzunden. Birkac resim daha koyuyorum. Yer super. Bu arada tabii 7 euro verip bir bardak kaliteli sarap icip diledigin kadar yemek yiyorsun. Boyle birsey Turkiye'de hayal.Birde yaninda live music.. Tabii bir bardak sarap kesmiyor ikinciyi yine 7 euro verip aliyorsun aperatif yemekleri dahil diye ama yine ucuz Turkiye'ye gore:)) Sarapta ne kaliteli hemde.. Cok kiziyorum ulkemize bazi konularda , bilir dostlarim. Zaten turk arkadaslarim yanimda olsun istedim o gece. Turk misafirimizde bayildi mekana..



Ayni misafir ile Cumartesi aksami ofise yakin meshr balik lokantamizda yedik. Bu sefer yemeklerin resmini cekip yazmaya usendim. Inanilmaz guzel bir spaghetti yedim. Taze domastesli ve deniz kestanesi. Deniz kestanesinin icinde olan kendini diyelim haslamislar azicik. Kucucuk yumasik beyaz bir et ama cok lezzetli. Balik olarak kirlangic yedik, firinda kaperi domates patates ile . Lezizdi.Tatli da ilk defa denedim. Pasta frolla alti boyle biskuvi gibi cikolatali ustune krem santi ve dag meyveleri .. Iyidi. Pazar gunu butun gunu patronumun evinde ve cevresinde gecirdik. Oglen oralarda olan tipik bir italyan trattoria'sina gittik. Orada da bendeniz bir guzel yedi ve resim cekmedi.. Iki cesit risotto,ravioli'ler vs vs. Ama resimsiz anlatmanin alemi yok. Bu haftasonu gurme idi ama gurme yazarinizda is yok. Bir tembellik var ustunde:))

9 Temmuz 2009 Perşembe

Yine yemek yiyoruz..

Bu aralar gelen giden oldu misafir is icin. Guzel yemekler yiyorum ama yazamiyorum... Usengeclik var aslinda ama birde ortamlar yemekleri resimlemek icin musait degildi. Yani musterinin yaninda hemde japon diyemedim " benim blogum var, yedigim guzel seyleri yaziyorum,resim cekecegim "

Bugun deniz kestaneli spaghetti yedim taze domates sos ile. Enfesti. Italyanlar deniz kestanesinin icini bile yiyorlar. Aslinda cigde yerler ama hafif haslanmis olarak eti superdi. Kirlangic baligi yedik ustune, firinda ama bu sefer bol domates soslu ve kaperi ile .Tatli olarak cikolatali frolla yapmislar yani biskuvi gibi bir tat. Ustune krem santi ve dag meyveleri. Ahududu,framboaz,dut..

Gun sayiyorum yaz tatiline ve Madonna konserine.

Su aralar jazz festivaline katilmak icin Istanbul'da olmak vardi.. UmbriaJazz'a da katilmayali cok oldu. Ahh..

Ilk defa resimsiz yazi koydum.. sanirim..

3 Temmuz 2009 Cuma

Az kaldı Alaçatı'ma kavusmama


Artık çok özledim. Iphone brushes programi ile yine iki resim yaptim ve tabii konu Alaçatı oldu. Gun saymaya basladim. Bugun itibari ile 21 gun kaldi. Esim ve oglum oradalar simdi. Her sene Temmuz basi esim oglumu goturur ve biraz kalir. Aklim onlarda valla.Bu sene bol resim cekmek isterim sonra bloga koymak icin. Umarim mumkun olur. Bes hafta kaliyorum ama yine doyamiyorum. Şöyle bahçemdeki sezlonga ayagimi uzatip hafif esen ruzgarda keyif yapmayi ozledim. Esintili sokaklarinda plaj cantam elimde cocuklar ile arabama yurumeyi ozledim. Aksam evden cikip Yusuf Usta'ya yuruyerek yemege gitmeyi,carsidaki firindan pogaca simit alip bahcemde uzun uzun kahvalti etmeyi ozledim.

Sokakta yururken bilimum rastladigim tanidikla ve tabii yan komsularimla selamlasmayi, Agustos sonunda dogru salca yaparlerken evime kadar gelen kokuyu ozledim. Aslinda salça yaptilar mi mevsim sonu geliyor ve benim gidis yaklasiyor demektir ama..

Babylon'da muzik dinlemeyi,ayi batirmayi, oldies but goldies partisinde eski muziklerle dans etmeyi ozledim. Araba ile Alaçatı'dan cikip Seaside'a giderken ilk karsina cikan surfculerin koyunda birbirinden guzel surf yelkenlerini rengarenk civil civil gormeye hasret kaldim.

Daha sayabilirim.. Kendi mor kapilarim,pencerelerim ve ferah evim kadar Alaçatı'daki tüm mor ve turkuaz kapıları, pencereleri ve tas evleri özledim.Orta kahvede veya cami altindaki kahvede soluklamayi,pazari,birbirinden guzel dukkanlari ozledim.

Ay hadi artik kavusayim ikinci yuvama...